Cehennemin bucağında gizlenir
Çıkar kaf-ı küften seyran eder aşk
Hançerini gizli vurur sızlanır
Girdiği vücudu hayran eder aşk
Tanımaz korkuyu bilmez imanı
Sarı gazel yapar zümrüt çimeni
Parçalar sultanı yırtar fermanı
Tac-ı devletini viran eder aşk
Kula ruhsat verir padişah kılar
Şahı mecnun edip çöllere salar
Aşkın bir zerresi bin dağı deler
Güneşe pas çekip duman eder aşk
Aşk önünde kükreyen seller durulur
Aşk katına ölmek ile varılır
Aşk yanında şemsi kamer kör olur
Sevdiği haneyi zindan eder aşk
Ağır bir yük vurur senin sırtına
Sahip olmaz seyreylemek ardına
Ey Mahzuni aşk elinin yurduna
Güller biter bülbül öter seyran eder aşk...