Kâtip, arzuhâlim yaz tertibe ahan da böyledir hâlim
Siktir olup gidicem çünkü malı mülkü uğruna sıçıyo ahali
Kızgın esiyo sohbet, ya da yerine geçiyo onun da tablet
Ya da oralara kaçıcam da bi sabret, ardına göz atar mı la nolur ki mebali
Eksan, kalender olmak lazım bazen hazırla nevale
İçim bayatladı lâkin içimden taşanlar, hepsi taze
Mütevazı olan mundar, gözümde gözün seyirir para yok kesende
Kâtip, bazen ceket de giyince yakışıyo insana kefen de
Zaman ve karar, parmak abanır tetikte bi şarjör tatmin arar
Sağı solu taramadan önce de kokuşana dek üç kuru meteliğe kurşun atar
Pa pa pa nimet gibi gökten sağanak mermi yağmuru
Her bünyede farklı yan etki yapar, sırta veya cebe mıhlar kamburu
Tam duruldu derken sular, yulaf hırsızları boşalttı yular
Bu kadere 45 menzilde bizi mayası bozuk bu sistem yutar
Enkazda kalan cüzzamdan burun düşüren münafık buhar
Tuhaftır uyanmak istemeyen kafaya çuval geçene dek oynar kumar
Ekseriyetle tarumarlık beklenirken karışsın tımar
Ağır gel efendi yıkılır mı böyle asırlık koskoca çınar
3-5 dinara satılan özü kaypak, çürük insanlıktan soğurum
Kâtip yorma kafanı ben mehtapta bigâne gezen baykuş olurum
Gözü boyanmış hırsın zehir zemberek, ademoğluna kolpası
Bunları görse mesela bi baykuş söyle nasıl sarhoş olmasın