Üzülme kalanına şükreder benim çölüm
Bekle zaman silecek geriden gelen izi
Lâlezar şenlenecek ucunda yoksa ölüm
Heyhat, gönül sayfama eklenen ahlı bölüm
Kâkülüne çiy düşmüş umudumun filizi
Yoksa sevdin diye mi zalimce azarlandın
Sevenin gözü değmez, sen kimden nazarlandın
Sen kimden nazarlandın, gök sana darıldı ki
Gözümde tükettiğim yıldızlara soğruldum
Kafdağı'nın zirvesi sevdanla yarıldı ki
Masum sevda uğruna her düşüşte doğruldum
Yeniden düşmek için alevlerle yoğruldum
Kanat çırpmadın diye gök sana darıldı ki
Tılsımlı anıları zaman da pek silmiyor
Bedenim küle döndü hasretin eksilmiyor
Hasretin eksilmiyor resen hicran talazı
x2
Sen ki; tül kanadıyla gökleri sermest eden
Gözümün nuru hûma sükût neye alâmet
Ben ki; kendi ömrümle ladese tutuşandım
Vuslatım Mahşer diye kıyameti kuşandım
Gök kubbenin koynuna külümü savur gitsin
Kalbimdeki şüphenin dinmiyorken yalazı
Alevin gögüsünde mükerrer kavur gitsin
Kerem'in mirasına kim layıksa vur gitsin
Nasılsa dinmeyecek resen hicran talazı
Ben ki; nice zamandır kendimden bîhaberken
Yangınlarda çırpındım depremle beraberken
Depremle beraberken sükût neye alâmet
Gök kubbem sarsılırken çığlık yüklü besteden
Tufanları dökünüp kuşandığım kıyamet
Zaten mührünü vurdu işmarlı bercesteden
Sen ki; tül kanadıyla gökleri sermest eden
Söyle Ey nuru hûma sükût neye alâmet
Ben ki; kendi ömrümle ladese tutuşandım
Vuslatım Mahşer diye kıyameti kuşandım x2