Uhud bir destandır şehadet adı tam yetmiş aslanın akmıştı kanı
Hamza'sız kalmıştı Uhud meydanı uyan Hamza uyan bak neler oldu
Resulün gönlünde gülleri soldu ağladı göz pınarları kurudu
Bir yaprak misali sararıp soldu uyan Hamza uyan bak neler oldu
Öyle savaşırdın kılıç elinde Allah Resul derdin tekbir dilinde
Resulün sevdası her an kalbinde uyan Hamza uyan bak neler oldu
Resulün gönlünde gülleri soldu ağladı göz pınarları kurudu
Bir yaprak misali sararıp soldu uyan Hamza uyan bak neler oldu
Resulün gözleri onu aradı o an sanki Uhud ona daraldı
Hamza'yı görünce ne çok ağladı uyan Hamza uyan bak neler oldu
Resulün gönlünde gülleri soldu ağladı göz pınarları kurudu
Bir yaprak misali sararıp soldu uyan Hamza uyan bak neler oldu
Uhud dağında talan var beni derde salan var salan var oy oy
Çek sancaktar sancağı ey gözü yolda kalan var kalan var aman aman aman aman
Sultanın elinden dileydim ben yaralıyam nasıl edim ben yaralıyam nere gidem nasıl edim oy oy
Resulün gönlünde gülleri soldu ağladı göz pınarları kurudu
Bir yaprak misali sararıp soldu uyan Hamza uyan bak neler oldu