Sen kurşun yağmurları altında güneşin delik deşik ettiği bir ülkede doğdun
öptü kan revan içinde seni çırılçıplak bir ölüm, ölümü ve gözyaşını gördün yavrum
kan emmeyi öğrendin yaralarından
terli bir asker kaputuna sardık sonra
kurşunlar yağıyordu cesedine annenin
ağla yavrum ağla dindirsin içindeki acıyı gözyaşların
dönsün toz duman arasında hıçkırıkların ve çarpsın artık kanlı duvarlarından kuşatmaların
ağla yavrum ağla şimdi… Gözyaşların dökülsün toprağa gözlerinden.
Çocuklar ve kuşlar sinmesin bomba sesinden. Bu savaşlar bitsin, silinsin yeryüzünden.
Barışa kuşlar uçurun artık. Karlar yağsa da bu sessiz vadiye güneş hiç gitmesin yeryüzünden.
Şehitler üşüse de çocuklar üşümesin. Yapraklar üşüse de çiçekler üşümesin.
****
Gönlümün maviliği gitmesin gökyüzünden
Kuşların gülücüğü eksilmesin yüzünden.
Kuşların gülücüğü, eksilmesin, eksilmesin,
Eksilmesin yüzünden,
****
Kar yağsa da bu sessiz, vadiye gün bitmesin,
Yapraklar üşüse de, çiçekler üşümesin.