Fermanlar verildi
Perdeler gerildi
Halılar serildi
Dediler kral bugün görünecek
Dediler gören herkes sevinecek
Haberler salındı
Tedbirler alındı
Davullar çalındı
Dediler kral bugün görünecek
Dediler gören herkes sevinecek
Anne bak kral çıplak...
Kral çıplak göründü
Saray dehşete büründü
Ağlar gibi gülündü
Dediler kral meğer çıplakmış
Dediler tören değil tuzakmış
Hikaye tutmadı
Ahali yutmadı
Çocuklar kutlandı
Dediler kral meğer çıplakmış
Dediler tören değil tuzakmış
Anne bak kral çıplak...
Şiir (Haluk Levent):
Uzun kısa bir öykü bu
Sıradan sessiz bir film gibi
Görevim anlatmak oldu
Akıtmak bendeki zehiri
Yıllar önce bir genç vardı
Yüreğini yakan bir sevda
Herşey böyle başladı
Işıklar sönük kaldı
Tutunmuştu... köşe başı
Kalmamıştı açık kapı
Kaçtı durdu yıllar boyu
Herşey böyle başladı
Sonra bakmış dünya yokmuş
Umutları göçmüş gitmiş
Parasızlık yalan sarmış
Çareyi kaçmakta bulmuş
Küçük çarklar büyük çarklar
Birbirinden ne anlar
Döner durur zevke dalar
Yeni dişliler arar
Kendi oldu işte dişli
Bilmediği yola girdi
Gördü bütün gerçekleri
Sustu durdu herkes gibi
Şehir heyecanı aldı
Bunu da kendinden yaptı
Beyaz saçlar gözler söndü
Düşündeki düşte kaldı
Haluk uzak kendine
Kalmamış derman derdine
Yok sorunum mükemmelim
Dese de inanma sözüne
Kral nerde diye sorma
Sende bende bizde onda
Çıplak diyen kral olur
Taç giyen oturur tahtına
Patron burda köyde ağa
Evde koca okulda hoca
Dayı baba abi ana
Kral vardır her tarafta
Krallıklar ülkesinde
Doldurur seven kesesini
Haluk görür kaybedeni
Ne zaman baksa aynaya
İtaat et biz kralız
Toz kondurma kendimize
Aslında yok terzi bile
Giyisileri biz yaparız