Ekim insanın kalbini ayrı soğutur
Aşk ile yanan tadamıyor bu soğuğu
Güz,güzellikten gelen mevsim
Öyle üşütür ki bazen unuturum solumu
Gerçek bahar insanın kalbindedir
Bahar yoksa sevdiğine kalbin nedir ?
Sen seviyorsun da kalbim ne ki
Benim baharım nuru kabrindedir
Biraz kader biraz kederli hayat
3 günlük dünyanın 3 gecesi hayal
Biraz yalan biraz gerçektir hayat
Yalanları güzeldir,gerçekleri yakar
İnsanlar neden karanlıktan korkar
Sen gece olsan dahi senden korkmam
Aşkın yanında buz sayılır korlar
Ölüm olsa dahi ben senden kopmam
Nakarat (İbrahim Erkol):
Güz gibi geçtin ya neden yoksun yar
Kime oldun yar
Dün gibi aklımda neden gittin yar
Beni ölmüş say
Mecnun neden seviyorum diye sormaz
O yüzden Leylam bana sebep sorma
Peki ne denli seviyorsun diye sorsan
Kelimeler dudakta şerefe nail olmaz
Bir çay sohbeti bizimki kahve hatrı
Sen ikramından en acı yudumu aldım
Daha önce tatmadı bu acıyı dudaklarım
Yanında hafif kalır sahranın kurakları
Sen geceyi aydınlatan dolunayın kendisi
Ben ise sana muhtaç gecenin zifriyim
Simyacılar açıklayamadı sihrini
Fazla güzelsin inanmayacağı kadar zihnimin
Bir yudum sana muhtaç hale geldim
Toprağa su ne ise bana da sensin
Gökyüzünün üstünde bilmediğimiz bir evrenin
Sonbaharı sensin,güzüyse benim
Nakarat (İbrahim Erkol):
Güz gibi geçtin ya neden yoksun yar
Kime oldun yar
Dün gibi aklımda neden gittin yar
Beni ölmüş say