Tarihin sayfaları arasından nice peygamber âşıkları gülümser. Osmanlı Devletinin 27. Hükümdarı Sultan 1. Abdülhamid de onlardan biridir. Peygamber Efendimize olan aşkı ve hasreti Ravza-i Mutahhara'daki hücre-i saadetin duvarlarına yansımıştı. Kaside-i Hucriyye ismini alan bu şiirinde Sultan 1. Abdülhamid halini sevgililer sevgilisine şöyle arz eder=
Efendim! Ey Allahın Resûlü! Tutuver elimden! Senden başka hiçbir şeyim yok. Hiçbir kimseye de sığınamam ben.
Sen, bütün varlıklar âlemi için hidayet nurusun. Sen ki cömertliğin sırrısın. Ey en hayırlı güvencem!
Ey iki parmağından nehirler fışkıran ve imdada koştuğu orduyu suya kandıran Zât!
Beni, ürküten bir sıkıntıya düştüğüm an derim ki: 'Ey Efendilerin Efendisi, ey güvencem,
Ne olur hatalarımdan kusurlarımdan ötürü Rahmân olan Allah katında benim için şefaatçi ol! Ve bana hayalimden bile geçmeyen ikramlarda bulun.”
Ya seyyidi Ya Rasulallahi huz biyedi. Mali sivake ve lâ elvi ila ehadi. Ve ente nurul Huda fi külli kâinetin ve ente sırrun nedaya hayrahu mu'temedin. Ya Men tefecceratil enhar. Ya Men tefeccaeratil enharu nabiaten min isbiayhi ferervel ceyşe bil mededi. İnni iza mesensi zaymun yürahu uni ekulü ya seyyidessadati ve ya senedi. Künni şefian künni şefian ilerrahmani min zeberi. Vemnün aleyye bima lâ kane fi haledi.