Şu dünyada adem oğluyum dersin
Yeme el malını er geç verirsin
Haramı helali durmadan yersin
İğneden ipliğe sorarlar birgün
Karşıdaki dağlar ulu dağ olsa
Etrafı da mor sümbüllü bağ olsa
Ağa olsa paşa olsa bey olsa
Yakasız gömleğe sararlar birgün
Eydir hüseyni'yem konup göçersin
Ecel şerbetini bir gün içersin
Sen sırat köprüsünden nasıl geçersin
Emelin sırtına vururlar birgün