Bu sabah başlamalıyım seni unutmaya
Önce
Gözlerinin yeşillerinde saklanan
Ve beni her baktığımda
Ayrı diyarlarda dolaştıran
Uçurum ürpertisi
Cennet sohbeti
Su yeşili
Ömrümün gördüğü en güzel gözleri
Unutabilmeliyim.
Sonra
En doğru firarı gönlümün
Gönlünle; gönüllü yolculuğu
Uyanamamış sabahlarımız
Uyunamamış gecelerimiz
Biz seninle kaç kişiydik
Daha kaç kişi olurduk gitmeseydin
Bu kalabalık korkuyu
Kalbimin sokaklarına sokmasaydın
Kendi küllerimi savurur gibiyim hayata
Yokluğunu suluyor gözyaşım
Nicedir görünmez oldu yanağımdaki tek gamze
Mavi yalnızlığım benim
Kurtarılamayan çığlığım
Anılarım acılarım benim
Tesellisiz bir günce tutuyor ruhum sanki
Sanki kelebekler kaçıyor açtıkça sayfaları
Gitgide tenhalaşıyor içimdeki umut
Kendi sularımda boğuluyorum
Kendi yarattığım derinlikler sebebim oluyor
Bu acı ne senden, ne aşkımdan
Düpedüz benden
İpek bir kefen giyinmiş geçmişin takvimi yapraklarında
Sonbahar var
Tek el ateş etmeye hazır hasretim
Mavi yalnızlığım benim
Kurtarılamayan çığlığım
Anılarım acılarım benim
Canım çay istemiyor
Şahdamarı kanıyor şiirlerin
Çarpraz ateşlerde vuruyor şarkılar beni
Mahçup oluyorum duygularıma
Karanlığa ışığı değil
Işığa karanlığı tanıştırdım ben
Dargın bir meleğin, masal rengi bulutunu aldım elinden
Gittiğini söylemesen olmazmıydı
Ağlarımı dağlara attım
Balıklar okyanusa varsın diye
Balıkçının zıpkınına gül taktım
Martılara atsın diye
Fularımı uçurdum
Kederli kırmızı bir rüzgarın peşinde şimdi
Giderken öpmesen olmazmıydı
Mavi yalnızlığım benim
Kurtarılamayan çığlığım
Anılarım, acılarım benim
Semahındayım seni unutmanın
Dönüyorum,
Göçmeniyim adresinin
Dönüyorum kaçıncı ölümü bu ömrümün
Dönüyorum
Rehinim
Dönüyorum
Seninim
Dönüyorum
Bu sabah başlamak için seni unutmaya
Yeniden ölüyorum