Bugün daha fazla sıkkın içim eskisinden,
Korkuyorum kendimin kendine tepkisinden,
Malatya'nın buz gibi insanları hissettim yokluğu,
Derdim yalnız olmam değil yalnızlığın çokluğu.
Her anımda bir dram var her dramda bir anım,
Bir yanım git diyor kal demiyor hiçbir yanım,
Cilalı hayaller kurup cilasız ağladım,
İnan ki sevgiler hep karşılıksız anladım.
Cam gibi kırılgan yürek dağ gibi dertlere,
Bir kılıf uydurdum yine çıplak söylemlere,
Son defa düşerken tuttum bu ipin ucunu,
Üst taraf cehennemdi alt tarafsa uçurum.
Kısaca imkansızı başarmayı denemekti yaşamak,
Sanki herkes her şey diyor yaşama,
Şarkılarla tanıştı ruhum belki de teselli,
Başardım ilk defa çözüm yolum geçerli.
Nakarat x2
Sönecek ışıklar,
Karanlık yarınlar,
Siyaha boyanmış,
Toz pembe umutlar.
Renkli rüyalar düşleyip uyanıyorum kabusla,
Beynim mahpusta kafam sanki bir fanusta,
Hasretim nefese temiz bir havaya,
Alıp götürdüler tebessümü haberim yokmuşça.
Bir şeyler eksiliyor her geçen gün,
Bir az bir fazla zaman dengesiz tekerrür,
Çoğu zaman boğuluyorum detaylarda,
Ben bu ruhu terbiye edemedim cezalarla.
Bir türlü kurtulamadım ki ben bu viraneden,
Sigaram küllüğüm derdim bir de tahta desen,
Sıcak bir kahvenin kokusu ve yalnız adam,
Buranın soğuk rüzgarı yalnıza başka eser.
Ya ben zevksizim ya da değersiz renkler,
Bıktım artık kan kırmızı gözlerimden hepten,
Bir cümle gibi hayat çok anlamsız zaten,
Biz üç kişiyiz bedenim ruhum cenazem.
Nakarat x2
Sönecek ışıklar,
Karanlık yarınlar,
Siyaha boyanmış,
Toz pembe umutlar.