İşte gidiyorum,
Karşılıksız bir aşka kurban ettim ömrümü!..
İşte gidiyorum,
Toprak alsın benim de bu hazin öykümü
İşte gidiyorum,
Gurbet yorgunu gövdemi
Çukura kim indirecek?
İşte gidiyorum,
Bu menhur cinayeti, şimdi çıkıp kim üstlenecek?
Çürüdü gözlerim, yüreğim, bu yağmurlu şehirde..
İşte gidiyorum,
Beni kaldırın, hicranım kalsın teneşirde..
Size yüzyıllardır sesini kaybetmiş
Bir türküyü söyleyecektim..
Ve bir yayla rüzgarı şefkatiyle
Kirpiğinizin ucundan öpecektim..
Bir masum türküydü sadece
Yüzbinlerce mağdurun gönlünde
Belki söyleriz hep birlikte
Belki, mahşerin birinci gününde..
İşte gidiyorum,
Penceresiz bir dünyanın bilinmez labirentine..
İşte gidiyorum,
Saçlarındaki yıldızları artık koparabilirsin anne!..
Elbet benim de vardı,
Kendime ve yurduma dair umutlarım..
Belki bıraktığım yerden sürdürür
Dostlarım, karım ve çocuklarım..
Çatladı yüreğim, çatladı sazım..
Demek ki b öyleymiş yazım..
Sizlere armağan olsun
Sizlerden ödünç aldığım bu yürek sizin..
Bu nasıl hapis Tanrım..
Sabah sabah bu ne hikmet, bu ne sis?
Kalbime son mermiyi sıkmak
Sana mı düştü ey güzel Paris?.
İşte gidiyorum,
Kalmadı söyleyecek son sözüm..
Dediğiniz gibi olsun be!
Dediğiniz gibi olsun gözüm!..