Verse 1:
Asıl bi yokluk bu
Bu düşünmek bulunduğum çukurun dibine
Çukur dur! Dengem bozuk bi hayli
İsterim korkmadan konuşmak biraz cesaret haydi
Her binanın gölgesinde bin virgüllü cümleler kurup
Boğulmak, yoktan yere gölde sel bulup
Araya giriyorum ben bu ahmakları tanıyorum
Harcadığım mesai karşılıksız yinede gülüyorum
Sırra kadem basmak noktasında zati halim iyiydi
Her halükarda titreyen gövdemde yürüyorum
Ve bin felaket kapıda adımı sayıklar durur
Ben aynı şarkılarla aynı mezarlıktan geçiyorum
Hakettiğim yerdeyim sadece jargonum ağır (ğaakh pu)
Bu tükürdüğüm kibri yüzüne takın
Arada dur bir etrafında olup bitene bakın
Siktir! Bana insanlıktan bahsetme sakın
Nakarat:
Bin defa yanılmak, ortadan kırılmak
Bin defa yanılmak, aynı noktadan kırılmak
Bir defa anılmak, yılda bir defa anılmak
Tek istediğim bu hengameden sıyrılıp kurtulmak
Verse 2:
Tüm kaosa karşılık beslediğim sakinliğim
Sinirden titrediğim dakikalar mı? Dahil değil
Altı üstü bir nefes bir cümle sonrasında ben yokum
Topraktan aldığım cürret ve kan kokumla
Selam dur! Devrik cümleler kur, gelişi güzel
Matbaamda bağırtılar, raflarında yok bi düzen
Adımlarım buharlaşır uzaklaştıkça
Raylarına adımı gömdüğüm bu kentin evet! Katil bendim
İster beğen, ister kaldır at
Yok dermanı kollarımın, dudaklarımda kanlı bir tat
Sorumluluklarıma görünmeden gel öldür beni
Zira kafamı kaldırdığım vakit bulup tanırlar kesin
Dolaşamam bu izbe handa kaybolursa ruhum diye
İkindi vakti unutmak için çayıma neler koydum
Ölüm arka mahallede az önce sesini duydum
Aaah! dizlerimi kırdım, alnımı yere koydum.
Nakarat:
Bin defa yanılmak, ortadan kırılmak
Bin defa yanılmak, aynı noktadan kırılmak
Bir defa anılmak, yılda bir defa anılmak
Tek istediğim bu hengameden sıyrılıp kurtulmak