Gülebilmek mükafatım hiç olmamış hakkım
Aynada tebessüm ederken uçucaktım
Her ne kadar dostum varsa kucak açtım ama
Sarıldığımda sade kendimi bulacaktım
Oysa senin tenin cennet kokacaktı
Sımsıkı sarılıp ona tutunacaktım
Konuşsaydı bir kelam eğer bir ömür susardım
Bahçemizde renkli çiçekler hep açacaktı
Uğurlu çiçeğiydi hercai menekşesi
Raiyası sümbül kokuyor andırır hürriyeti
O kadın bir başkaydı aşktı hep zihniyeti
Bilhassa gözleri kördür onu görmeyeni
Kesinlikle bugün değil bugün hiç ölmeyelim
Erguvan ışıklı kıyında şarkılar söyleyelim
Ne kadar yangın varsa hepsine sön diyelim
Dönmeyelim bu diyara sadece sür gemiyi
Görmeseydim keşke ben hiç fezai ay kırdığını
Atmamış üstünden sana dolunay kırgınlığını
Hissetmiyorsun belkide benim nasıl yandığımı
Bilmiyorsun tabiki herkesi sen sandığımı
Gittiğinden beri içim kan kusuyordu
Zayinin o gecelerde hiç uykusu yoktu
Ve tekrar gittiğin günden beri hercai menekşeleri
Hiç açmayacakmışçasına soldu
Ben olmuşum muamma bir sevginin mağduru
Bilki aynı karanlıkta zayi kaderin mahkumu
Sen bir savaşın bedeli veya zaferin mahsulüsün
O kadın bu aşkın suçlanan masumudur
Boşver üstüme yık boşluğu
Hep düşlerim uzun bi yoldu durmadan koştuğum
Tırnaklarının ucunda nemli bir slim monte carlo olsun
Dudağında chivas sarhoşluğu